Bu yılki zeytinyağı sezonunun sonuna gelindi.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'deki iklim değişikliği ve yaşanan kuraklıktan sonra Manisa Soma ve Avdan çevresinde Bakırçay ovasında bu sene istenilen verim alınmasa da yine de zeytinyağı üretimi yapıldı.
Çiftçilik yapan ve aynı zamanda fabrikacı olan üretim sahibi Şerifali Uysal “kimse bilmediği yerden zeytinyağı almasın. Özellikle merdiven altı zeytinyağlarına inanmayın. Markalı zeytinyağlarını alın dedi”.
Şerifali Uysal konuşmalarına şöyle devam etti.
2023- 2024 zeytinyağı sezonunun sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bu yıl hava kuraklıklarından dolayı, sıcaklıklardan dolayı zeytin rekoltesi az oldu. Bizde az olduğu gibi (Türkiye'de) İspanya İtalya diğer Avrupa ülkelerinde de Akdeniz Bölgesi'ndeki zeytin bölgelerinde de rekorta çok az oldu.
Buna rağmen yine de bereketli bir sezon yaşadığımızı düşünüyorum. Biz Soma Avdan bölgesi olarak, Soma'nın altı kömür, üstü zeytin. Linyit kömürünün ham maddesi olan leonardid gübre maddesi olan bundan dolayı, bölgedeki zeytinler kaliteli ve çok güzel bir yere sahip.
Soma buradaki kaliteli zeytinyağları en son coğrafi işaretini aldı. Bu coğrafi işaretle, Soma zeytinyağı bir Ayvalık zeytinyağı gibi, bir Edremit zeytinyağı gibi, markalı hale geldi. Bu da Soma Kaymakamlığının girişimi ile. Biz burada şu anda Soma zeytinyağını çok kaliteli bir şekilde üretiyoruz.
Zeytinyağı maliyetleri arttı.
Bu yıl sezon başında ve sezon sonundaki maliyetlerimiz değişti.
Mazot gübre ilaç maliyetlerine çok büyük zamlar geldi. Bundan dolayı da zeytinyağı fiyatları da arttı. Sezon başında 200-220 lira olan zeytinyağı, şu anda yemeklik de 250 sızmada 300 lira gibi rakamlarla ulaştı.
Bu durumdan çiftçi memnun. Fiyatların artmasından. Fakat tüketici Bu ürünü yiyebilir mi yiyemez mi burada bir problem var. Bu fiyatlar daha da artacak. Dünyada zeytinyağı yok şu anda.
Çiftçimiz maliyet olarak mazot gübre ve işçilik giderleri Bir hayli arttı. Bu nedenden dolayı çiftçilerimizin üreticilerimizin maliyetleri çok arttı. Bu da zeytinyağının fiyatlarının artmasına neden oluyor.
Sonuç olarak da sezon başında 220 lira iken yemeklik 250 sızma 300 lira civarında satılıyor. Bu fiyatlar yüksek olduğundan dolayı tüketici bu yağı almaktan dolayı sıkıntı çekiyorlar.
Şu anda piyasada çok düşük kalitede zeytinyağı olmayan zeytinyağı adı altında diğer karışım yağlar satılıyor. Bu da halk sağlığı açısından çok problemli. Devletimiz bunlarla mücadele ediyor fakat yetersiz kaldığını düşünüyorum. Bu denetimlerin daha da artırılması gerekiyor.
Vatandaş bilinen fabrika bilinen üreticilerden yağını alması gerekiyor. Örnek olarak söylersek yağını aldı bir problem yaşadı. O zaman bu yağı götürüp geri verebilmeli. Bunu diyebileceği bir yerden zeytinyağını almalı.
Fiyat artışlarında fark var.
Sezon başında 200 220 lira olan zeytinyağı yemeklik de şu anda 250 lira sızma zeytinyağında 300 lira. Bu fiyat farkı da tüketiciye ulaşana kadar bizler birinci kademedeyiz. Bu zamlanarak gidiyor.
Şu anda piyasada öyle yağlar var ki 5 litresi 400 liradan 300 liradan 500 liradan yağların olduğunu görüyoruz. Gerçek olması, mümkün değil.
Maliyetler belli. Şunu söyleyebiliriz tüketicilerimiz merdiven altı üretimini bilmedikleri yerden zeytinyağını almasınlar. Bu yağların zeytinyağı ile alakası yok. Bunlar kanola yağı pamuk yağı veya diğer yağ olmayan maddeler var.
Burada büyük bir tuzak var. Burada bu maliyeti mümkün değil. 1 kilogram zeytin şu anda 40 TL ise bu yoğın 5 kilodan çıktığını düşünürsek şu anda 200 lira bir maliyeti var. Diğer giderler hariç. En son şunu söyleyebilirim.
Nerede bir markalı zeytinyağı var nerede bir üretici var yağınızı oradan alabilir sin. Bildiğiniz tanıdığınız yerden alın diyorum. Yağınızı da bir problem olduğunda geri verebilirsiniz”.
Yorum Yazın