Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde Salı gecesi aniden düşen sıcaklık nedeniyle üzüm bağlarını don vurdu. Dadağlı Mahallesi'nde büyük bir don afeti yaşandı. Üreticiler, bölgede incelemeler yapan Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen’e 5 bin dekarlık bir alanda zarar olduğunu söyledi.
Üreticiler ile birlikte bağları gezen Başevirgen, “ Yaşanan don olayı nedeni ile üreticiler büyük bir zorlukla karşı karşıya. Birçok üretici primlerin yüksekliği nedeniyle TARSİM sigortası yaptıramamış. Yaşanan mağduriyete mutlaka bir çare üretilmesi gerekiyor.” Diye konuştu.
Dallarda Can Kalmamış
Salkımlardaki üzüm gözleri boş, kurumuş. Kalan gözlerden alınacak üzüm ancak 200 gr olur, o da kalitesiz olur. Şu an bağlarda yüzde elli ile doksan arasında zarar var. Primler yüksek olduğu için don sigortası yaptıramıyoruz. Üzüm üreticileri yıllardır para kazanamıyor. Bu kadar bağda bağcı fakir olur mu? Ama olduk. Taban fiyat kaldırıldı. Fabrikalar satıldı. TARİŞ baskı altında, çalışmıyor. Varlığını gösteremiyor. Eski TARİŞ yok. Ben 1970 yıllarının bağcısı olmak istiyorum. O zaman devlet vardı şimdi devlet var mı? Tarımın yanında duran kimse yok. Bu bağın don sigortası 50 bin TL. Ben nasıl yaptırayım?
“Milli Bütçenin Yüzde Biri Bizim Değil Mi? Hani Nerde?
CHP’li Başevirgen’in dinlediği üreticiler hem üzüm bağlarındaki hem de tarımda yaşanan sorunları şöyle anlattı; “Bağı don vurdu ama ben gelecek sene ürün alabilmek için bu bağa bakmaya devam etmek zorundayım. Üzüm yok üzerinde ama üzüm varmış gibi aynı bakımı yapmak zorundayım. Dolu ve don vurduğu zaman bir dönümde sigorta maliyeti 1000 lirayı buluyor. Örtü çok pahalı. 1 dönümde 4 bin lira örtü maliyeti var. En Büyük sorun TARSİM’de. Muafiyet oranları çok yüksek. Bu mahallede sigorta yaptırabilen kişi sayısı ancak 1 veya 2’dir. Primlerin düşmesi gerekiyor. TARSİM topladığı paradan zarar ödemesi yapmaya çalışıyor.Benim bağım sigortalı ama don primi olmadığı için 1 lira para alamayacağım.
Devlet mutlaka elini taşın altına sokmalı. Milii bütçenin yüzde biri bizim değil mi? Hani nerde? Bizim hakkımızı vermiyorlar. Verseler biz bu sorunların hiçbiri ile uğraşmayız. Dönüm başı 20 lira gübre mazot desteği var ne kadar komik. Bağlara gübre bile atmadım bu sene. Hem gübre hem mazot 20 lira! 1 litre mazot bile alınmıyor ki o parayla. 5 kilo yaş üzümden 1 kilo kuru üzüm alıyoruz. O bir kilo kuru üzümü satıp da 1 litre mazot alamıyoruz.
Yıllardır borçtan kurtulamadım ben. Çiftçinin kaderi bu. Bir bankadan kredi alıp öbür bankaya yatırıyoruz. Bağların %85’i ipotekli. Bağlar bizim değil bankaların. Bugün tarım batmış kardeşim. 3-4 yılda 20 çiftçi intihar etti burada. Bayiler bize veresiye ilaç, gübre vermese bağlar bakılmaz. Bağcılığı en iyi bilenlerden biriyim Alaşehir’de üzüm bitti. Sarıgöllülerin mücadelesiyle üzüm ayakta kalmaya çalışıyor..
Yorum Yazın