KADIN CİNAYETLERİ VE KADINA YÖNELİK AYRIMCILIK SON BULSUN
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel Kadın Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Gününe ilişkin bir mesaj yayınladı. Özgür Özel yaptığı açıklamada kadınların hak mücadelesinin yanı sıra can mücadelesi de verdiklerini söyleyerek “Siyasi baskının ve kadını her anlamda hedef haline getiren söylem ve politika anlayışının acı bilançosu, kadına yönelik maddi ve manevi şiddetin meşrulaştırılması olmuştur.” Dedi.
Özgür Özel’in açıklaması şöyle:
KADINLAR CAN MÜCADELESİ VERİYOR
“Bugün 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü. Ancak, ülkemizde kadınlar hak mücadelesinin yanı sıra en başta can mücadelesi veriyorlar. Günde en az 3 kadının katledildiği ülkemizde kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz vakalarındaki artış son derece kaygı verici boyutlara ulaşmış durumda. Özellikle ülkemizde kadınlar evde, sokakta, işyerlerinde, cezaevlerinde, ülkenin batısında da doğusunda da her alanda şiddete maruz kalıyor, kadın işsizliği, yoksulluğu her geçen gün artıyor.
KADINI KORUMASI GEREKEN YASALAR SUÇLUYU KORUYOR
“Kadına şiddet ve ayrımcılığın önlenmesine ilişkin uluslararası sözleşmelerde imzalarımızın, ülkemiz mevzuatında yasal düzenlemelerimiz olmasına rağmen, uygulanmayan, kağıt üzerinde kalan imzalar ve yasalar bu sorunun çözümünü sağlamamakta, sorun toplumsal kanayan yaraya dönüşmektedir. Kadın şiddet gördüğünde, dayak yediğinde, tacize veya tecavüze maruz kaldığında kadını koruması gereken yasalarımız ne yazık ki suçluyu koruma altına almıştır, almaya da devam etmektedir. Bizzat yasalar eliyle kurban olan kadınlar suçlu gösterilmekte, suçlular ise mağdur haline getirilmektedir.
KADINA YÖNELİK ŞİDDET MEŞRULAŞIYOR
“Son yıllarda artan otoriterleşme eğilimi ile birlikte kadına yönelik baskı her geçen gün daha da artmış ve adeta kadın toplumsal alandan dışlanması gereken bir sınıf olarak yeniden biçimlendirilmiştir. İşte bu siyasi baskının ve kadını her anlamda hedef haline getiren söylem ve politika anlayışının acı bilançosu, kadına yönelik maddi ve manevi şiddetin meşrulaştırılması olmuştur.
KADIN CİNAYETLERİ VE KADINA YÖNELİK AYRIMCILIK SON BULSUN
“İşte bu nedenle; kadının, onun hayatının, varlığının, emeğinin, düşüncelerinin, başta insan olmakla sahip olduğu tüm haklarının ona yeniden iade edildiği, kadının saygınlığını yeniden kazandığı bir toplum olmanın özlemini şu günlerde fazlasıyla hissediyoruz. Böyle bir günde bir kez daha, kadına yönelik her tür fiziksel ve psikolojik şiddetti kınıyor ve kadın cinayetlerinin, cinsiyet eşitsizliğinin, tacizin, tecavüzün ve şiddetin artık son bulmasını istiyoruz. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde bir kez daha kadına yapılan her türlü şiddeti kınıyorum. Özgür ve eşit bireyler olarak kadınların sosyal, ekonomik ve siyasi hayatta daha çok yer aldığı, toplumsal yaşamın tüm alanlarında eşit hak ve fırsatlara sahip olduğu, sağlık ve eğitim gibi temel hizmetlere kolayca erişebildiği bir dünya ve ülke özlemimizi bir kez daha dile getiriyorum.” dedi.
Yorum Yazın