Aydın'ın Atça mahallesinde meyve üretimi yapan üreticiler, şeftali üretiminden bekledikleri karı elde edememekten şikâyetçi. Ürünlerimiz yeterli miktarda para etmediği için güzel ağaçlarımızı kesmek zorunda kaldık. Hasat maliyetlerini düşürmek için dalları aşağı indirerek topluyoruz. Ancak, 5-8 lira gibi düşük fiyatlara satılan ürünlerimiz maliyetlerimizi karşılamıyor. Dedi.
GÜZELİM AĞAÇLARI KESMEK ZORUNDA KALDIK
Aydın'ın Atça bölgesinde şeftali üretimi yapan Mehmet Çekici ben şeftaliden para kazanamadığım için ağaçlarımı söküyorum dedi şöyle devam etti
.“Artık şu anda güzelim ağaçları kesmek zorunda kaldık. Bunun içinde dallarını yere indirdik. Üzerindeki şeftali hasatlarını bu şekliyle topladık. 5 lira 7 lira 8 lira olunca artık maliyetini karşılamıyor. Artık bu şekilde ağaçlarımızı sökeceğiz artık”.
Ben Yonca Dikeceğim
Mazot çok pahalı. Dolar aldı başını gidiyor. Biz ne yapacağımızı bilmiyoruz bütün çiftçiler olarak. Biz çiftçilere kimse yardımcı olmuyor. Biz artık işçi paralarını ödeyemiyoruz. Zor durumdayız.
Biz bu tarlayı bu hale getirdik. Buna neden olarak da ilaç paraları çok pahalı. Şeftaliyi söktükten sonra yerine Yonca dikeceğiz. Yonca İyi diyorlar. Buranın sulama masrafları var. Saati 200 lira. Biz buraya sulama parası gübre ilaç biz bunların hakkından gelemiyoruz. Gelemediğimiz için sökeceğiz”.
Bunları kırarken vicdanınız sızlamadı mı sorusuna.
Çok sızladı bunlar güzel bir ürün. Bunlar erkenci şeftali idi. Fakat şu anda erkenci de olsa maliyetlerini korumadığı için, artık istemeyerek de olsa sökeceğiz.
Diğer bir bahçesinde tekrar şeftali toparlayan Mehmet Çekici üretim maliyetlerini şöyle değerlendirdi.
“Öbür bahçemizde para kazanmadığımız için şeftalinin dallarını kırarak hasat maliyeti düşsün diye o şekliyle toparladık.
1 kalite mallar 7-8 lira bandında satılıyor. Bu suluk şeklinde meyvelerimiz var bunlar da satılmıyor döküyoruz.
Bir de ikinci kalite mallarımız var. Bunları da 3 lira bandında satılıyor. Eğer satılmazsa suluğa dökülüyor. Elimize hiçbir şey geçmiyor.
“Üretilen Malın Parası Belli Değil”
.Çalışan işçi arkadaşlarımız onlar da 250 lira 300 lira bandında para alıyorlar. Onlar da halinden memnun değil. Onlar da bizler mecburen çalışıyoruz hepimiz ekmek parası için diyorlar. Herkes halinden memnun değil.
Bugün gübre 600 650 lira denildiğinde çiftçi gittiğinde kuruş kuruşuna parasını ödüyor. Fakat tarlada hasadımız meydana geldiğinde bunun fiyatını söyleyemiyorsun. Gübre , ilaç almaya git. Bunların parasını kuruş kuruş ödüyorsun”.
“Çalışan Kadın İşci İse hakkımız alamıyoruz. Sabah beş buçukta iş başı 12'ye kadar çalışıyoruz ama hakkımız alamıyoruz. Para da yetmiyor zaten”.
Diğer Bir Çalışan
“İşçilik pahalı mazot pahalı sürüyorsun gübre atıyorsun. Ondan sonra malına üç kuruş para veriyorlar. Şeftali şu anda 7-8 lira bandında. Geride kalanlar suluğa çıkacak. Fakat geride kalanları meyve sucular da almıyor. Olduğu gibi çöpe gidecek.
Ben 400 lira yevmiye alıyorum. Eğer et alırsam evi yolunu bulamam. Tek başınayım tek kişiyim. Bir hafta çalışıyorum bir bakıyorum elimde hiçbir şey yok”.
Diğer bir kadın çalışan ise.
Şeftaliler para etmediği için yevmiyelerde artmıyor.
Diğer bir çalışan İşçi “çalışan hakkını alamıyor üretici üretimi karşılığını alamıyor. Her iki tarafta rezil. Hiçbir zaman çiftçinin malı para etmiyor. Mazot uygun olursa çiftçi de uygun olur. Çünkü uygun olursa her şey uygun olur”..
Diğer kadın çalışanlar ise
“Biz burada şeftalileri ayırıyoruz. Sulukları ayırıyoruz. En irilerini de koyup satıma gönderiyoruz.
Çiftçinin hakkını vermek lazım. Bizim yevmiyelerimiz 250 lira aldığımız para yetmiyor. Her şey pahalı”.
Diğer bir kadın çalışan ise,
Yevmiyelerimiz az tabii ki her iki tarafta haklı. İşveren de haklı işçi de haklı Dedi”.
Yorum Yazın