Manisalı Kiraz Üreticisi İktidara Seslendi “ Bütün maliyetler dolara bağlı ise, ürünümüzü de dolara bağlayın, zarar etmeyelim.”
CHP Manisa Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Bekir Başevirgen Manisa’da kiraz üreticilerini ziyaret etti. Üreticiler maliyetlerin yüksekliğinden şikayet ederek, “Geçen yıl 50 liraya kiraz sattık, bu sene 15-20 liraya satıyoruz.“
“Maliyetler arttı, fiyat düştü”
Besicilik yapan ancak 30 senelik ahırının kapısına kilit vuran ve kiraz yetiştiriciliği yapan Zaim Cangöz, ”Geçen sene kooperatife 20-25 bin lira borcum vardı. Bu sene 90 bin lira borcum var. Aynı araziyi ektik, aynı miktarda ilaç ve gübre kullandık ama fark 70 bin lira. Yani yüzde 300’den fazla maliyet artışı var. Gübre 900 lira oldu. İlaç atmazsak bu meyve olmuyor. Bir tonluk ilaç makinesini doldurmanın maliyeti 2500 lira. İlaççılar da beşli çete gibi. Geçen sene kirazı 25-30 liraya sattık. Bu sene en az 80-90 lira olmalı ki kazanalım. Salihli kirazının da fiyatının en az 150 lira olması lazım ki aynı maliyeti kurtaralım. Eğer böyle devam ederse kirazı toplamayacağım, ağaçta bırakacağım. Çünkü bir işçinin günlüğü 200 lira. Bir işçi günde 20-30 kilo kiraz toplar. Neredeyse kilo başına 10 lira işçi maliyeti biniyor. Çalışan bizlerin emeği buna dahil değil. Toplasak bir türlü dalda bıraksak bir yıl boyunca verdiğimiz emeğe yazık. Biz üretici olarak 15-20 liraya kiraz satıyoruz. Tüketiciler bunu en az 50 liraya alıyor. Hem bize yazık hem vatandaşa. Sistemden kimse memnun değil. Herkes ağlıyor. Bir tek ağlamayan var, o da hükümet. Biz kirazın pahalı satılmasını istemiyoruz. İstiyoruz ki, ucuza mal edelim herkes yesin. Ankara ve İstanbul halinden aldığımız haberlere göre satışlar çok düşük. Vatandaşlar sofrasına kiraz koyamıyor. Yeter ki bizim maliyetlerimiz düşsün. Biz her şeyi üretebiliriz. Özellikle mazot fiyatları düşürülürse buna bağlı tüm maliyetlerimiz düşecek. Evimize aldığımız gıda maddelerinin fiyatları her gittiğimizde artarken, kirazın fiyatının düşmesine bir anlam veremiyoruz. Tahminime göre vatandaşlarımız kirazı lüks bulduğundan dolayı tüketemiyor. Bizim ürettiğimiz kiraz türü dayanıksız olduğu için ihracatı da fazla olmuyor. Bu sebeple fiyatlar düşük kalıyor. Çiftçinin 20 yılda bir yüzü güler derler, inşallah seneye 20 yıl tamamlanır.
“Üç beş tüccara bizi teslim ediyorlar”
Salihli kirazının 5 dolar civarında fiyatlandırılarak ihraç edildiğini söyleyen üreticiler, “ Bu seneki kura göre Salihli kirazının kilosu 5 dolardan 80 lira etmesi gerekiyor. Üretici yakın zamanda çıkacak olan Salihli kirazının hangi fiyatla satılacağını bekliyor. Eğer, Salihli kirazı beklentilerin altında fiyatlandırılırsa üreticinin durumu daha da kötü olacak. Geçen sene Salihli kirazını ortalama 60 liradan satmaya başladım, 20 liradan bitirdim. Bu sene ürün miktarı fazla. Fiyat da ortalama 40 lira olursa en azından zarar etmem, durumu kurtarırım. Bütün maliyetler dolara bağlı ise, ürünümüzü de dolara bağlayın, biz de zarar etmeyelim. Aksi takdirde dolara bağlı olarak bütün maliyetler artacak, biz de bu işi bırakacağız. Dayanabildiğimiz kadar dayanacağız, baktık olmuyor bahçenin bir kısmını satacağız. Bu sene mal fazla fakat üç beş tüccara bizi teslim ediyorlar. Onlar da bizimle istedikleri gibi oynuyorlar. Malımıza biçilen değer yaptığımız maliyetlere göre gerçekleşmiyor. Piyasa ne para verirse ona satmak zorunda kalıyoruz. Biz çiftçiler azla yetinen kanaatkar insanlarız. Maliyetimizin üstüne çok küçük bir kâr verseler biz mutlu oluruz.” Dedi.
TARSİM sigortasına ilişkin şikayetlerini de anlatan üreticiler, “Maliyetler saymakla bitmiyor. Örneğin kooperatif ürünümüzü TARSİM’e sigortalatma zorunluluğu koyuyor. TARSİM’in hem primleri yüksek hem de birçok hasarı ödemiyor. Tarım Kredi Kooperatifi ‘TARSİM sigortasını yapmazsan aldığın kredinin faizini daha yüksek ödersin’ diyerek bizi mecbur tutuyor. Hasar ödemeye gelince de bir sürü bahane öne sürerek hasar ödemesi yapmıyor. 6 bin lira sigorta parası ödedim. TARSİM çiftçinin kanını emiyor. “ dedi
Yorum Yazın