0
0
Siyasi destek bulan bir gazetecinin, meslektaşı bir gazeteciye ölüm tehdidi savurduğu günleri bu mevcut hükümet döneminde görmüştük.
Biz,3 aylık milletvekilligi sürecinde şımarmaktan başka bir şey bilmeyen, gazeteci evi basmaya kalkan siyasetçiyi de görmüştük.
Biz bunların Son bulması için yargıya ve siyasete sürekli çağrı yaparken Cumhurbaşkanı katından başlamak üzere sürekli sustular,bu tehditvari davranışlar karşısında hep sessiz kaldılar.
O suskunluk bugün ülkenin anamuhalefet liderine, Genel Başkanımıza sosyal medya üzerinden bombalı ölüm tehdidinde bulunmaya kadar vardı.
Bugün geldiğimiz aşamada,kin ve nefret dolu yayınlarıyla ün salmış bir gazetenin muhabirinin attığı tweet üzerine adım atmayan savcılar ne güne duruyorlar! Bu tür tehditlere seyirci kalan siyasetçiler, demokrasinin yaşadığı tehlikenin henüz farkına varamadılar mı acaba?
Biz hiçbir ayırım yapmadan her yurttaşın barış ve huzur içinde yaşayacağı,herkesin sorumluluğunu bileceği ve ona göre görevini yapan basın mensuplarının siyasetçilerin üzerinde baskı kuramayacağı ve tehdit de edemeyeceği bir Türkiye'yi hedefliyoruz.
Bu çerçeve içinde,başta iktidar olmak üzere,bütün savcıları göreve çağırıyorum.Bütün siyasetçilerin de, tehdit kimden, ne şekilde gelirse gelsin,hangi görüşte olursa olsun bu tür tehditlere karşı kararlı bir duruş sergilemelerini bekliyorum.
Yorum Yazın