Maden İş Sendikası Genel Merkez Genel Kurulu Yapıldı
GÜNDEMYönetim Kurulu 7 Kişiden 5 Kişiye Düştü Soma 1 Yönetim Kurulu Üyesini Kaybetti
Maden İşçileri Sendikası Genel Kurulu Ankara Büyük Anadolu Otel de yapıldı Genel Kurula Birçok bürokrat katıldı.Konuşmalarda
Nurettin Akçul şunlara değindi.
Dünyada ve ülkemizde yaşanan terör olaylarında yüzlerce masum insan hayatını kaybetti. Başka ülkelerdeki terör eylemlerinde ayağa kalkan batılı devletler söz konusu bizim ülkemiz olunca sessizliğe büründü ler.,
Bizler terörün yarattığı acıları yıllarca yaşamış bir millet olarak bütün canlılar için üzülüp yaz tutarken bizim verdiğimiz canlar için bırakın üzülmeyi bir’de teröre destek veren riyakârlık larıyla mücadele ettik.
Bu süreçte kimlerin dost kimlerin düşman olduğunu açıkça gördük. Ülkemiz DAEŞ, PKK Fetö terör örgütleri ile mücadele bir yandan da bu örgütlerin işbirlikçisi hainlerle uğraştı.
Geçtiğimiz dönemde maalesef İş kazalarında yüzlerce emekçi hayatını kaybetti. Soma'da yüzyıl'ın faciasını yaşadıktan sonra İşçi sağlığı iş güvenliği uygulamalarında iyileştirmeler olmasına rağmen madenlerde diğer iş kollarında ölümler son bulmadı.
Ülke olarak ölümlü İş kazalarında hala üst sıralarda yerimizi korumaya devam ediyoruz. Sadece kendi iş kolumuzda değil bütün iş kollarında yaşanan kayıplar yüreklerimizi dağılıyor.
2019 yılında umut'la kazaların olmadığı ölümlerin yaşanmadığı bir çalışma hayatı dileğiyle daha ilk ayda maalesef 155 Emekçi hayatını kaybetti. Bunlar sadece istatiklere yaşayan rakamlardır.
İşçi sağlığı iş güvenliği alanında yapılan iyileştirmeler in toplu ölümlerin ardından hayata geçirilmesidir.
Bizler Soma'da en büyük acıyı yaşamış bir sendika olarak bu konunun hassasiyetini önemle çok iyi biliyoruz. Yüzyılın faciasını bizler yaşadık.
İş kazalarını önleme kültürü oluşturma adına gerekli çalışmaları aksatmadan hayata geçirmeye çaba gösteriyoruz. Ama her yerde her zaman söylediğimiz bir şey var. Sorumluluk tek bir merciye yüklenemez. Bu ağır sorumluluk ne devlete ne işverenlere, sendikaya ne de sadece işçiye yüklenebilir. Burada herkesin sorumluluk alanı bellidir. Herkes üzerine düşeni hakkıyla yapsa ne kazalar olur ne de ölümler yaşanır. Hiç kimsenin sorumluluktan kaçma gibi bir hakkı olamaz.
Söz konusu olan insan sağlığı insan hayatıdır. Biz artık tek bir madencinin burnunun dahi kanamasına tahammülümüz sabrımız yoktur. Batılı ülkelerde madenciler ölmüyorsa demek ki sebep işin riskli olması değil işin riskli hale getirilmesidir.
Bu konuda herkes duyarlı olmak ve taşın altına elini koymak zorundadır. Kanunların çok üstünde olan vicdan muhasebesi yapmak yasal mevzuat gereği değildir.
İnsan odaklı düşünmek birinci önceliğimiz olmalıdır.
Diğer bir önemli konu da kıdem tazminatı.
Biz söylemekten bıktık birileri ısıtıp ısıtıp önümüze koymaktan bıkmadı.
Kıdem tazminatının fona devredilecek yönündeki söylentiler ülke gündemine taşındı taşınmaya da devam ediyor 2019 yılında çalışma hayatındaki ana gündem maddesinin kıdem tazminatı olacağı açık ve nettir.
Eğer kıdem tazminatının fona devredilmesi söz konusuysa biz buna karşıyız.
Zamanında fonların nasıl kullanıldığını nasıl çarçur edildiği nasıl gasp edildiği, malumunuzdur. Onlar işe yarar getirmediği gibi işçiyi hep mağdur etmiştir.
İşçinin alın terinin karşılığı olan birikmiş 3,5 kuruş kıdeme göz dikenler bilmelidir ki bu birikim sizi ne zengin eder ne de iflah eder.Kıdem tazminatı sadece para olarak bakmak doğru bir yaklaşım değildir. Sadece biriken para ve değildir. Kıdem emekçinin güvencesidir. Alın teri heba ettiği yıllardır yıpranır umududur.
,, Sürekli gündeme getirilen bu konu çalışanları da doğal olarak tedirgin etmektedir. Başka bir sorunlarımız yokmuş gibi sanki refah içinde yaşıyormuş gibi bir de bu konuyla kafası karışan insanların yakasından ellerinizi lütfen çekin. Kıdem tazminatı alamayan larla ilgili yapılacak bir düzenleme varsa biz buna destek veririz. Mevcut durumda bir adım daha geri adım atılmasına asla göz yummayız.
Madencilik yüksek istihdam ve katma değer üreten bir sektördür Yerli üretim ve milli enerji politikalarının desteklenmesi ekonomik bağımsızlığımız açısından çok önemlidir.
Ülkemiz dünya pazarlarında yer alma imkanı vardır. Çok değerli bir maden olan Bor dünyada ilk sıradayız.
Yüzyılın en stratejik elementi olan borun aslında çok da öyle olmadığı yönünde vurgunculuk tamamen küresel Bor canavarlarının algı operasyonu dur.
, Bor madenleri devletin eliyle işletilmeli dir. Devletin milli enerji politikaları destekliyoruz sonuna kadar da destekleyeceğiz. Kömür yataklarının üretime sokulması milli çıkarımız açısından çok öncelikli hedefler arasında yer almalıdır. Bu hedefler ocağından maden İşletmeleri özelleştirilmemeli dir.
Özelleşen ocakların durumu ve ocaklarda çalışan işçilerin mağduriyeti hepimiz tarafından bilinmektedir. Biz her zaman özel sektörün önündeki engellerin kaldırılmasından yana olduk Özel sektör istedik destekledik. Ama kamunun elindeki işyerlerinin özelleştirilmesinin’ e karşı durduk. Soma faciasının yaşandığı Soma kömürleri A.Ş iş yerleri 4 yıla yakındır bir zaman belirsizliklerle doluydu. 2500 e yakın arkadaşımız önünü göremiyorlardı geleceklerinden endişe ediyorlardı. Soma kömürleri A.Ş T. K. İ nin bağlı ortaklığı olan Anadolu madenciliği devredildi. Müjdeli haberi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan kamuoyuna duyurdu., Artık bu iş arkadaşlarımız huzurlu bir şekilde çalışmaya devam ediyorlar.
Bizler maden işçisi sendikası olarak geçtiğimiz dönemde birçok sorunlarla karşı karşıya kaldık. Çözümü hep demokratik yollardan aradık. hiçbir zaman kavgadan kaostan beslenmedik İşi yokuşa sürmedik Gerek sözleşmelerde gerek üyelerimizin sıkıntılarını çözmede yoğun gayret gösterdik. Madenci kardeşlerimizin çıkarlarınız neredeyse biz orada olduk. Dedi.
Nurettin Akçul’un konuşmaların ardından TÜRKİŞ Başkanı Ergün Atalay konuşmalarında şunlara değindi.
Arkadaşlarım doğruları söylüyorlar Bizler devamı doğruları söylüyoruz. Fakat hükümet yetkililerine bir türlü bu konuyu anlatamadık. dedi
Sizler burada bir avuç kömür için ömürlerini verenlerin için bu salondasınız.
Madencilik sektörü zor bir iş kolu zahmetli bir iş koludur. Bunu söylemek değil bunu yaşamak gerekir.
TÜRK İŞ bu sene 68 yılını kutluyor. 980 bin üyemiz var. Zaman zaman iyi yaptıklarımız oldu. İyi yapamadıklarımız oldu. Derdini anlattıklarımız oldu anlatamadıklarımız Oldu. 82 milyonun kişinin yaşadığı bir ülkede 17 milyon kişi örgütlü.
Bu da yüzde %12'ye tekabül ediyor.
, Bugün bu koltuklarda oturursak rahat rahat konuşursak, yaşıyorsak bizim için, Türkiye için şu anda 4 güvenlik görevlisi canını veriyor. Ama her gün aralıksız. 35 senedir günde 5 tane işçi kardeşimiz arkadaşımız İş kazasında iş cinayetinde can vermeye devam ediyor.
, Dünyada İş kazalarında öncül ülkelerden birisiyiz. Soma'yı bundan 4 sene önce yaşadığınız gördünüz. Soma bitti arkadan kısa bir ay sonra 4- 5 ay sonra Ermenek oldu. 1,5 sene geçti
Siirt maden köy oldu. Sayın bakana dedimki o zaman. Taner Bey vardı Bakanım Biz Cenazemi sayacağız.
Kaç tane ölü var onları mı sayacağız.Ben bunları söylemeye devam edeceğim., iş kazası iş güvenliği ile ilgili kanunlar çıktı. Bir türlü uygulanmıyor. Her gün duyuyorsunuz 3 tane öldü 4 tane öldü.
Özellikle yaz mevsimlerinde Adana'da İzmir'de fındık toplama da kardeşlerimiz ölmeye devam ediyor araç kasalarında
Biz sendika örgütlerinin başkanlarıyız. Bizim görevimiz 2, senede bir kamu sözleşmesi yapmak değil
Onun dışında sorumluluklarımız var. Bu sorumluluklarımızı yerine getirmezsek yarın Allah hesap sorar kul’da hesap sorar.KİT lerde kadroya geçildi. Asıl işi yapanlar bunun dışında kaldı
Biz dedi ki? Asıl işi yapanlar kadroya geçsin., Bakın kadrolara kimler geçti. Balerinde geçti Şarkıcı geçti. Herkes geçti Ama kit'lerde çalışan madende çalışan direğin tepesinde çalışan kişiler geçmedi.
Bu sayı 85 bin bunlarla ilgili müjdeli haberler bekleniyor, kıdem tazminatı bizim son kalemiz Kıdem tazminatında ilgili sorunlarda Eğer bunlarla ilgili sıkıntı yaşanırsa yarın herkesin haberi olsun.
Kimseyi bu koltukta oturmazlar. Ne beni otururlar. Ne sizi otururlar. Arkadaşlar bu işlerin bir vebali var. Yeraltında çalışıyorsunuz helalleşip evden çıkıyorsunuz. Soma'da 301 tane kardeşimiz cayır cayır yandı.
O mahkeme kararı halen kafama yatmıyor?.
Anlamış değilim O mahkeme kararından. bununla ilgili benim anlayacağım dilden sizin anlayacağınız bir dilden açık bir rapor bekliyorum. Çünkü bu ölenlerin çocuklarının aileleri var Çocukları var.
Tamam bu dünyada belki paçayı kurtarabiliriz. Gerçi de burada da bu hesap ödeniyor ama Allah bu hesaplardan bizi muhafaza etsin. Soma bizim için kötü bir örnektir. Buradan bir kez daha sesleniyorum. Belediye başkanının milletvekilinin bakanın sendikası olmaz işçinin sendikası olur.
Atalay Şöyle devam etti. Belediye seçimlerinde her ortamda konuşuyorum. Buradan gittiğinizde hepiniz 15 vilayetten geldiniz. belediye başkanlarına Allah için şu soruları sorun. Sayın başkan seçim için aday mısınız. Hayırlı olsun göreve geldiğin zaman ne olur tuttuğun takıma karışma seçim bitti oy verdim. Parti'ye karışma ne olur benim sendikama da karışma Ankara'dan başlayın.
Sayın adaylarımız yarın bir gün kazandığınız zaman bizim sendikamıza karışacak mısınız? Partimize karışacak mısınız. Takımımıza karışacak mısınız. Cevap vermiyorlarsa oyum oy vermeyin cevap veriyorlarsa istediğiniz Parti oy verin. kimeime güveniyorsanız kime İtimat ediyorsanız onu oy verin.
Şu anda bütün yerler özelleştirildi en son tank palet fabrikasında gündemde olan sorun şudur.
Sayın Cumhurbaşkanımız diyor ki bu özelleştirme değildir. 25 yıllık kiralama Devlet de öyle söylüyor. Bunda problem yok diyor. Kemal Bey de diyor ki bu bir özelleştirmedir. Değerli arkadaşlarım bu ülkenin Altay tankına ihtiyacı var. Biz 100 senedir tankı Almanlardan alıyoruz.
10 sene önce Alman dedi ki bizim sizlere verdiğimiz leopar tankı Terör olaylarında kullanamazsınız. Avrupalı tankı veriyor paletini vermiyor bu. Amerikalı uçağı veriyor pervanesini vermiyor. Bunlar terör örgütlerine akıl veriyorlar silah veriyorlar moral veriyorlar.
Bunlardan bizlere dost dost olmaz. Ne demek dost oldu. Ne sizin dediğinize dost oldu. Ne de Kimseye dost oldu. kimselere dost dost olmaz. Onlar istiyorlar ki bu ülkeyi karıştıralım. Bu kargaşadan yararlanalım Sizler bakın işinize bu ülkeyi karıştıra malsınız. Bu ülke dualı bir ülkedir ben şunu söylerim. Altay tankı ile ilgili şu anda Türkiye'nin 40 tane tankı ihtiyacı vardır.
Bunu ben biliyorum herkes biliyor. Bak şuradan maden için kongresinden herkese sesleniyorum. Yabancı sermaye gelsin. Özel sektör gelsin. %50 biri bizde olsun. Ağırlığı %50 biri Milli Savunma Bakanlığı'nda Olsun.
Devletimize olsun işçi Milli Savunma Bakanlığı personeli olsun. Obis topunu da yapalım tankında yapalım. 40 tane Tank acil yapalım. BMC çeksin gitsin. Başka fabrikasına Yetki Devleti olsun.
Dün söyledim bugün de söylüyorum. Telekom ortada adam geldi aldı aldı çekti gitti. Sayın cumhurbaşkanı her yerde söylüyor. Biz de söylüyoruz milli yerli ama anahtar yetki bizde olsun.
Burada işçilerin aldığı ücret bellidir ortalama 2500 liraya yakındır. Bakın bu ücretleri işveren sendikalarına patronlara onlara savunanlara verelim. Bir ay geçirsinler görelim. Biz asgari ücret dediğimizde Ne yapıyorsun diyorlar. Bu millet nasıl geçiniyor. Hiç düşündünüz mü Her zaman haktan yana olmak lazım. Adaletten yana olmak lazım. Bizim arkadaşlarımız hiç düşündünüz mü ? 2000 lira ile nasıl bir hayat geçiriyorlar. Çünkü ayda 200 bin lira yetmeyene 20 bin lira yetmeyene 2000 lira falan bilmez.
Onun için haklıdan yana olmak lazım doğrudan yana olmak lazım demokrasiden yana olmak lazım bu ülkeden yana olmak lazım bizi sayanlara saymak lazım..
Bizi saymıyor larsa saymamak lazım.
Şimdi burada yarın bir seçim olacak. Sandığa Oylar vereceksiniz memlekete gideceksiniz Belediye seçimleri var istediğiniz partiye oy vereceksiniz. 2 ay sonra kıdem tazminatı getirecekler. Kapıya dayanacaksınız. Ozaman hallet.?
Nasıl halledeceğiz oy verirken temsilcinizle şube başkanınızla genel başkanımızla istişare etmezseniz, yarın bizi dinlemezler. Haberiniz olsun hiç kaile bile almazlar. Haberiniz olsun
Bu ülke hepimizin ülkesi Bu ülkenin namuslu siyasetçisi ne sahip çıkmak lazım namuslu sendikacı sana sahip çıkmak lazım.
Sizler yine de doğru yapın Nişasta bazlı şeker konusuna değinen Atalay bu kota konusuna değindi. Tarım arazilerine ev yapmayın. Bu sorun hepimizin sorunu dedi. Daha sonra yer altında çalışan madencilerin en tehlikeli hastalıklarından biri olan silikoz hastalığına değinen Atalay bakın Bu hastalık çok tehlikelidir ded.
Bu hastalığı zamanında tespit edersen paçayı kurtardın. Ama tespit edemez sana onu söylemek bile istemiyorum. Özellikle madendeki sendikalar sivil toplum örgütleri bununla ilgili çalışma yapmak zorunda. Kamuoyunu aydınlatmak zorunda, dedi.Konuşmaların ardından saygı duruşu ve İstiklal marşının ardından zorunlu organların seçimi tüzük tadilatına geçildi.Türkiye Maden İşçileri Sendikasının 7 Kişi olan yönetim listesi 5 Kişiye düşerken Soma’dan yönetim listesinde Zekeriya Aydın ve Tamerküçükgencay kaldı. Soma’da sendika yönetimleri genel merkez ve TÜRK İŞ Bünyesinde birçok üyelik alındığı gözlendi.
Seçimler şöyle gidilecek
Maden İş Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul
Genel Başkan Yardımcısı Şeref Zeyrek
Genel Sekreter Tamer Güçükgencay
Genel Mali Sekreter Zekeriya Aydın
Genel TİS ve Mevzuat Sekreteri Hasan Hüseyin Gürbüz
İlginizi Çekebilir