© Soma Haberi 2020

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ BİZİMDİR, VAZGEÇMEYECEĞİZ!

“Kadına Yönelik Şiddet ve Ev içi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” yani bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi  20 Mart 2021 gece yarısı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile kaldırıldı. 

Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi ve şiddete uğrayanın korunması, şiddet uygulayanın uzaklaştırılması ve cezalandırılması sorumluluklarını devlete yükleyen sözleşmenin iktidarın hedefinde olduğunu biliyorduk. Nicedir “Halk istiyorsa sözleşmeden çekiliriz” diyen iktidara karşı halkın yarısı olan biz kadınlar aslında çok net cevaplar verdik. “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” dedik.

“İstanbul Sözleşmesini Uygula” dedik. 

“Haklarımızdan ve Hayatlarımızdan Vazgeçmiyoruz” dedik.

Sanki aylardır bu taleplerimizi bulunduğumuz her mecradan iletmemişiz gibi, hem de tüm Türkiye’de meydanlar dolusu kadınlar olarak İstanbul Sözleşmesi’nden asla vazgeçmediğimizi haykırdığımız 8 Mart’ın hemen ardından, bir gece yarısı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesinden çıkıldığını Resmi Gazete’den öğrendik. 

İstanbul Sözleşmesi kimsenin iki dudağının arasında değildir. Milyonlarca kadının hayatı ve hakları tek bir adamın kararına sığamaz, milyonlarca kadının canı tek adamın bekasına kurban edilemez. Bu sözleşmeyi biz kadınlar dişimizle, tırnağımızla, mücadelemiz ile kazandık. Haklarımızı elimizden almanıza, bizleri şiddete ve öldürülmeye mahkum etmenize izin vermeyeceğiz. Sözleşmeden vazgeçmiyoruz!

Kadınları her gün yaşadığı şiddetten koruyan yegane Sözleşmeyi yürürlükten kaldırmak açıkça kadına şiddeti teşvik etmektir. 

Sözleşmeden çekilme kararı Anayasa’ya ve uluslararası insan hakları hukukuna aykırıdır. İnsan haklarına aykırı faaliyette bulunmak devletin yetkisini açıkça kötüye kullanmaktır. 

Anayasa’mızın 90. maddesi “Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla yapılacak antlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır.”

 “Usulüne göre yürürlüğe giren Temel Hak ve Özgürlüklere İlişkin Uluslararası Antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz.” demektedir. Buna rağmen, TBMM’nde oy birliği ile kabul edilen ve Bakanlar Kurulu Kararı ile 24 Kasım 2011’de 6251 sayılı Kanunla onaylanan İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girişinden yedi yıl sonra; üstelik kadına şiddetin, kadın cinayetlerinin hızla arttığı bir dönemde bir gece yarısı Anayasa madde 90/5 e ve normlar hiyerarşisine aykırı olarak Cumhurbaşkanlığı Kararı ile kaldırıldı! Bu karar “Yok” hükmündedir. İstanbul Sözleşmesi hala yürürlüktedir.

 Biz kadınlar eşitlik istiyoruz. Evde, işte, sokakta korkmadan yaşamak, çalışmak, yürümek istiyoruz. Şiddete uğramaktan, öldürülmekten korkmadan yaşamak istiyoruz. Her kadının kendini güvensiz hissettiği bu ülkede, şiddetle etkin bir mücadelenin, daha etkili önlemlerin, koruma mekanizmalarının konuşulması gerekirken, İstanbul Sözleşmesinden çıkılması tarihi bir hatadır. Bu karar Türkiye tarihine bir utanç sayfası olarak geçecektir. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması kadınların kazanımlarına yapılmış en büyük saldırıdır.

 

Sözleşmeyi nasıl kazandıysak öyle savunacağız. İstanbul Sözleşmesi Bizimdir, Vazgeçmeyeceğiz. 

                                                                                                            Soma  Kadın Platformu

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER