Dünya Madenciler Gününü . Disk ELİ Müessese önünde Basın Açıklaması yaptı
GÜNDEM0
Türkiye Devrimci Maden Arama ve İşletme İşçileri Sendikası (Dev Maden-Sen) Ege Bölge Temsilcisi Hacay Yılmaz, Manisa'nın Soma ilçesinde, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'ye ait iki maden ocağında çalışan ve geçtiğimiz pazar günü cep telefonlarına gönderilen mesajla işken kovulan 2 bin 833 maden işçisinin Dünya Madenciler Günü’ne işten atılarak girdiğini söyledi.
Soma Ege Linyit İşletmeleri (ELİ) Müessese Müdürlüğü binası önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Hacay Yılmaz, 13 Mayıs 2014 günü bütün ülkeyi yasa boğan bir katliam yaşandığını, bu katliamda 301 madencinin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Yılmaz, 301 madencinin acıları henüz tazeliğini korurken bu defa başka bir felaketle sarsıldıklarını, 2 bin 833 maden işçisinin işten atıldığını kaydetti.
Yılmaz, "Bunun içindir ki, Dünya Madenciler Günü’ne buruk giriyoruz. Bugün 4 Aralık Dünya Madenciler Günü. Dünya Madenciler Günü’nde Soma’da ve Türkiye’nin dört bir yanında yaşayan madencilere düşen pay ölümdür, işsizliktir. Sendika olarak son 6 aydır Soma’da maden işçilerine yeni katliamlar yaşatılmasın, hak gaspları olmasın maden işçisi belirsizliği ve geleceksizliğe sürüklenmesin diye bir takım çalışmalar, eylem ve etkinlikler yaptık. Bu etkinliklerde maden işçisi kardeşlerimizle birlikte geleceğimizi kurmak üzere bir takım talepler oluşturarak yetkililere sesimizi duyurmaya çalıştık. 12 Temmuz günü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına taleplerimiz ile ilgili bir dosya sunduk. 15 Temmuz günü soma maden işçisi kardeşlerimizle birlikte taleplerimizin takibi ve bize verilen sözlerin tutulması için Ankara’ya gittik. 150 işçi kardeşimizle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisine yürüdük. Aramızdan heyetler oluşturduk meclis başkanı ve mecliste grubu bulunan partilerin grup başkanları ile görüştük, kendilerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına sunduğumuz dosyayı ilettik." dedi.
Yılmaz şöyle devam etti: "Eğer istenilseydi geçen 6 aylık sürede ocaklarda ki, bütün eksikler giderilebilirdi. İşçi sağlığı, iş güvenliğiyle ilgili yapılan harcamaları gereksiz, büyük bir külfet gören anlayış burada adım atmadı. Yani bunun bilinçli olarak yapılmadığı açıktır. 2 bin 833 işçi arkadaşımızın işten çıkarılması bu bilinçli davranışın bir sonucudur. Hiç kimse bu çıkışları izah edemez. İnsani, vicdani ve toplumsal olarak bir yıkımdır. Burada işveren kadar TKİ, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve hükümet sorumludur. Ayrıca mevcut sendika Türkiye Maden-İş yetkililerinin işçilerin işten atılmasıyla ilgili basına yansıyan, “arkadaşlar mutlular” beyanları suçun bir parçası olduklarını ortaya koymaktadır. Şimdi yapılması gereken fesihlerin ortadan kaldırılmasıdır. Gerçek muhatap durumunda ki hükümet Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TKİ işçi arkadaşlarımızın sorumluluğunu üstlenmelidir. Atılan arkadaşlarımızın işten çıkarılmadıkları açıklanmalı, ocakların sorumluluğunun TKİ tarafından üstlenildiği her türlü eksikler giderilerek üretimin yapılacağı kamuoyuna ilan edilmelidir. Bu süre zarfında işçi arkadaşlarımızın tüm aylık ücret alacakları ve hakları devlet garantisine alınmalıdır
İlginizi Çekebilir