© Soma Haberi 2020

DEVLET, ALMAKTAN VAZGEÇTİĞİ VERGİ MİKTARINI AÇIKLAYAMIYOR”

HAZİNE YOLSUZLUĞU HAZMEDİYOR, SAYIŞTAY SAYAMIYOR

0

CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, KDV Kanununda istisnaları uzatan tasarının vergi kaçakçılığını arttırabileceğini, yerli üretimi düşüreceğini belirtti ve “Devlet bu vergiden 5 yıl daha vazgeçmesinin maliyetini hesaplayamıyor.  Bizim hesabımıza göre, vazgeçilen vergi 20 Milyar Liraya yakındır.” Dedi.

 

Arslan, TBMM’deki konuşmasında “Hazine yolsuzlukları hazmeden, Sayıştay harcamaları sayamayan hale geldi. Yasalar yama yapmak için getiriliyor. Bu şartlar altında kapsamlı vergi reformu ve yerli üretimin desteklenmesi başka bahara erteleniyor. Katma değeri düşük ürünlerle ve yüksek ithalatla Türkiye ekonomisi uçurumun eşiğine gelecek” ifadesini kullandı.

 

Denizli Milletvekili Kazım Arslan’ın TBMM’deki konuşmasında değindiği başlıklar şöyle:

 

 

“HAZİNE YOLSUZLUĞU HAZMEDİYOR, SAYIŞTAY SAYAMIYOR”

 

Vergi denetiminin köreldiği, Hazinenin bunca yolsuzluğu hazmettiği, Sayıştayın harcamaları sayamadığı bir dönemde devlette şeffaflığı tartışıyoruz.

 

“Katma Değer Vergisi Kanunu'ndaki istisnaların süresini uzatmayı amaçlayan bu tasarı, devletin bu vergilerden 5 yıl daha vazgeçmesi karşılığında maliyenin ne kadar gelir kaybı olacağını bize bildiremiyor.

 

Hesabı net yapılmayan bir tasarı ile kime, ne kadar avantaj sağlanacak, açıklanmıyor. Devlet, bu vergiden vazgeçmesi karşılığında ne kadar yatırım ya da hizmet gelecek, bilinmiyor.

 

Günümüzde yatırım ve üretim durma noktasına gelmiş, işsizlik artmış, işçimiz, çiftçimiz, esnafımız, emeklimiz, sanayicimiz, ihracatçımız zor duruma düşmüş, bunlarla ilgili herhangi bir görüşme, maalesef, hiç ortada yok.
 

 

Gelir ve giderleri net olmayan, nereye ve ne kadar harcayacağımızın cevabı açıkta kalan bir geçici bütçeye ek olarak, bir de Katma Değer Kanunu'nun geçici maddelerinin uzatılmasını görüştük.

 

“20 Milyar Liradan Vazgeçiliyor”

 

Milletvekilleri yaklaşık 20 milyar lirayı aşan bir vergiden vazgeçen bir karara el kaldırıyor. Bu karara evet diyenler, bu vazgeçme karşılığında hükümet ülkemize ne getirecek, bizden ne gidecek hiç düşündü mü, bunu bilmiyorum.


17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet haftasında getirilen bu tasarıda üstü çizilen, "Almasak da olur" denilen vergiler karşılığında devletin kasası boş kalacaktır, mevcut gelirlerle, tasarruflarla hangi yatırımlar yapılacak, o da belirsizdir.

 

YERLİ ÜRETİM BAŞKA BAHARA KALACAK

 

Biz yerli üretimi teşvik edecek yeni bir teşvik ve üretim modeli üzerinde çalışmayı öneriyoruz. Yerli üretim yine hangi bahara kaldı, hiç merak eden, hiç söyleyen yok. Devlette maliyet analizleri başka bahara ertelenmekte, kapsamlı vergi reformu ötelenmekte, vergide adalet tümüyle elinizin tersiyle itilmektedir.

 

YASA DEĞİL, YAMA YAPILIYOR

 

Biz kapsamlı bir teşvik ve üretim modeli görüşmeye çalışırken, hükümet  31 Aralıkta süresi dolacak vergi istisnalarına yeni bir yama getiriyor. Çok acı bir gerçekle karşı karşıyayız; öyle görünüyor ki Meclis bu dönemde kapsamlı yasa yapmayı unutacak. 

 

BAZI İSTİSNALAR YERLİ ÜRETİMİ BİTİRİYOR
 

Türk lirasının değerli olduğu yıllarda bu kanun amacının tersine işlemiştir. Yurt içinden alınması hedeflenen yarı mamul mal yurt dışından alınmaya, ithalat arttıkça yerli üretim de düşmeye başlamıştır.

 

En büyük sorunlarımızdan bir olan katma değeri bu nedenle düşürmüşüz, yerli üretime sırtımızı dönmüşüz. Açıkçası buna çok üzülüyorum. Vergide etkinliği sağlayamayan, dolaylı vergileri vatandaşın sırtından almaya çalışan, belli gruplara istisnalar tanıyarak yerli üretimden çok ithalatı besleyen bir ekonomik model ve mali yönetim asla başarılı sayılamaz. 


Bizce yapılması gereken çok açıktır. Sınai üretimde yerli oranının azalmasına yol açan geçici ihraç rejimiyle ithalatın sınırlandırılmasıdır. Bunun için önerimiz, tasarıdaki istisna süresini beş yıl gibi uzun bir süreye tabi tutmamak, iki yıllık süreyle sınırlamaktır.”

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER