Başhekim Korona Vİrüsle Yaşadıklarını Anlattı
GÜNDEMYeni tip korona virüsü (Kovid-19) yenen Soma Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ali Osman Çağlayan, 20 Kasım’da nezle bulguları, hapşuma şikayetleri ve terleme belirtileri ile (PCR) sürüntü testi vererek pozitif olduğunu öğrendiğini ve test verdiği andan itibaren de ilaçları kullanmaya başladığını söyledi.
Hastane yöneticisi olarak hasta, sağlık personeli, hasta yakınları ile sürekli görüştüğünü her gün tüm hastaneyi dolaştığını servisleri ziyaret ettiğini dile getiren “Çağlayan, Kasım ayına kadar kendimiz koruduk. Kasım ayında vaka artışları artınca daha fazla hastane içinde yoğunluk oldu” dedi.
Hastalığı başladıktan sonra en ciddi belirtilerin üçüncü günde başladığını aktaran Çağlayan, “ asıl etkiler sırt, kas ve baş ağrıları ile başladı. Akabinde sersemlik, kafayı kaldıramama sorunları oldu. Ben elbet daha önce nezle, grip geçirdim, hatta ben ailesel Akdeniz ateşi (FMF) hastasıyım, FMF atakları ateşi de geçirdim. Ama ben böyle ağır ataklar, ağırlar böyle ağır bir hastalık geçirdiğimi hiç hatırlamıyorum. Böyle üzerinizden kamyon geçmiş gibi 5-6 günlük çok rahatsız edici bir süreç oldu süreç oldu” ifadelerini kullandı.
İshal ve bulantı şikayetleri de yaşadığını belirten Çağlayan, halsizlik, baş ağrısı ve sırt, eklem ağrısı bulgularının hastalık sürecince devam ettiğini söyleyerek, yedinci güne kadar sadece günde 5 saat uyanık kalabiliyorsunuz. Sürekli sersemlik hali var. Bir diziyi izleyemiyor, bir kitap okuyamıyorsunuz. Konsantre olamıyorsunuz sersemlikten. Böyle olumsuz etkileri var bu hastalığın. Evde kendinizi izole edip evin içinde bile sevdiklerinizi göremiyorsunuz. Uzaktan konuşuyorsunuz. Hastaneye yatmayanlar için bu en çok şikayet edilen nokta. Hastaneye yatanlar daha ağır geçiriyor tabi ben bu yüzden kendimi şanslı hissediyorum. Evde bile ağır geçirdim ama hastane sürecinin olmaması, Akciğer hastalığının eşlik etmemesi, zatürrenin gelişmemesi benim şansımdı. Sadece şuanda halsizlik hali devam ediyor.
Koronavirüs hastalığının sadece bir nezle, girip gibi belirtisi olan, akciğerleri etkileyen bir hastalık olmadığına dikkat çeken Başhekim Çağlayan, şunları kaydetti:
“ Biz bu hastalığın sadece kısa dönem etkilerini biliyoruz. Halkımız bunu çok iyi anlamalı. Bu hastalık damarları etkileyen, kalbi, beyni etkileyen sistemik bir hastalık esasen. Uzun dönem etkilerini gerçekten daha bilmiyoruz. Bilim Dünyası bunu araştırıyor. Son dönemde özellikle kalp krizi geçiren bazı hastaların ölüm sebebinin bu hastalık olduğunu düşünüyoruz. Çünkü damarlarda bir iltihap yapıyor ve bu iltihap da damarlarda tıkanıklığa neden oluyor. Son dönemde inme geçiren hastaların sebebinin bu hastalık olduğunu düşünüyoruz. Böbrekleri ve bütün damarları etkiliyor. Uzun dönem etkileri ile ilgili bilim dünyası araştırmaya devam ediyor. Sonuçları birlikte göreceğiz”
Hastalığın, insanları sevdiklerinden uzaklaştırdığına vurgu yapan Çağlayan, vatandaşlara “ Burası çok önemli istemesek de zaman zaman kayıplar yaşıyoruz. Vefatlar oluyor. Cenazesine bile gidemiyoruz. Bu sebeple önce kendimizi sonra sevdiklerimizi ve çalışanlarının yüzde onunu etkilediği bizler sağlıkçıları korumak için maske mesafe hijyen kurallarına uyalım. Mevsim kış kalabalık ortamlara girmekten uzak duruyoruz” tavsiyesinde bulundu.
Son olarak aşı konusunda da değinen Çağlayan, eldeki tüm imkanlara göre hastalığın şuan için çaresinin aşı olduğunu, hastalıktan kurtulmak, yaygınlığını azaltmak için önemli çarenin aşı olduğunu ve bunun yaptırılması gerektiğini söyledi.
İlginizi Çekebilir