301 KİŞİNİN ÖLDÜĞÜ KAZAYI GÖREN MADENCİ O ANLARI ANLATTI
GÜNDEM0
Soma ilçesinde, 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği faciada ilk dumanı gören bant işçisi Fehmi Dinç, önce inceden bir duman gördüğünü ve bunu önemsemediklerini ardından yoğun bir dumanın her yeri kapladığını ve tavanda ardı ardına iki patlama olduğunu ve dumanın şiddetini artırdığını söyledi. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Soma maden kazası ceza davasının 5’inci oturumunun ikinci günü madenden sağ kurtulan ve olayın olduğu yerde çalışan işçilerin dinlenmesine devam ediliyor. Oturumun sabahki bölümünde bant işçileri Serhat Üzer ve Fehmi Dinç mahkemeye olay gününü ve olay anında yaşadıklarını anlattı. Serhat Üzer isimli işçi olay günü 4. bantta ek alınacağı söylendiğini ve kendisinin 4. bandın kuyruk kısmına gittiğini söyledi. 4. bandın kuyruk kısmına geldiğinde dikiş makinesinin eksik olduğunu ve kendisinin makineyi getirmek için 2. banda gittiğini anlatan Üzer, şöyle konuştu: “İnsan nakil bandından geçerek 2. bandın kuyruğuna gittim. Saat 14.45 civarıydı. Bant çalışıyordu. 5 dakika orada oyalandıktan sonra bantlar çalışmadığı için kuyruğa yürüyerek gittim. Enerji gitmişti. Kluvenin orada arkadaşlar vardı saat 15.00 gibiydi. Duman yutmuşlardı. Sarımtrak bir duman vardı etrafta. Olduğumuz yerde temiz hava olduğu için duman üstten gidiyordu. Karbon kokusu vardı. Yanık veya plastik kokusu yoktu. Herhangi bir patlama sesi duymadım. Kuyruktaki arkadaşlarla birlikte yukarı çıktık. Biz çıkarken aşağıya inen amirlerimizi gördük.” Serhat Üzer mahkemeye şikayetçi olduğunu ve tanıklık için bir ücret talep etmediğini sözlerine ekledi. İKİ PATLAMA SESİNİ DUYDUM Facianın tanıklarından biri olan Fehmi Dinç ise olay günü 3. bandın kuyruğunda çalıştıklarını ve saat 14.00 sıralarında tavandan karpuz büyüklüğünde bir taşın banda düşerek sektiğini ve yanındaki Has Çavuşun ayağının dibine düştüğünü anlattı. Taşın düştüğü yerden inceden bir duman geldiğini ama önemsemediklerini belirten Fehmi Dinç, şunları söyledi: “Bant çalışmaya devam ediyordu bizde çalışıyorduk. Saat 14.50 sıralarında bant boyundan bir duman geldiğini gördüm. Bantta mal olduğu için mal yanıyor zannettim. Ara sıra olduğu için önemsemedik. 5-6 dakika sonra lastik kokusu gelmeye başladı ardından duman yoğunlaştı. 3. bandın kuyruğunda 4. bandın yanında çalışıyorduk. Arkamız 4. banda doğruydu. Yoğun gelen duman koyuydu maskemi takmaya fırsat bulamadım. O sırada enerji gitti bantlar durdu. Önümüzü göremiyorduk. Kimi zaman emekleyerek kimi zaman yürüyerek banda tutunarak temiz havanın olduğu yere gittik. O sırada tavandan patlama oldu birbiri ardına 2 kez patlama oldu. Ardından kara bir duman her yeri sardı. Duman temiz havaya doğru değil mekanizeye doğru ilerliyordu. İlk taş düşmesinin ardından 4. bant belki 5-6 kez durdu. Belki aşırı maldan belki de tamburlara sıkışan bir şeyden dolayı. Biz yukarı çıkarken amirlerimizin hepsi aşağıya inmeye çalışıyordu. O koşuşturmaca içinde aşağıda olup biteni anlatamadık. Alev topu veya alev görmedim.” Fehmi Dinç şikayetçi olduğunu kaydetti. Fehmi Dinç’in ifadesini vermesinin ardından mahkeme başkanı Dinç’in savcılıkta, müfettişlere ve meclis araştırma komisyonlarına verdiği ifadeleri okudu. Dinç’e, diğer ifadelerinin hepsinde taş düşmesinin ardından dumanın başladığını ifade ettiğini hatırlatan mahkeme başkanı, taşın 14.00’te mi yoksa 14.50’de mi düştüğünü yeniden sordu. Dinç ise saati tam olarak hatırlayamadığını ancak taşın 14.00 sıralarında düştüğünü yineledi. Tanık Fehmi Dinç verdiği ifadenin ardından sanık avukatları, sanık ve müşteki avukatlarının sorularını yanıtladı. PATLAMA SESİ GAZ SIKIŞMASI PATLAMASI GİBİYDİ Sanık avukatlarının Tanık Dinç’e yoruma dayalı olarak sorular sorması müşteki avukatlarının tepkisini çekti, birçok soruya itiraz edildi. Sanık avukatları da tanığın oldukça önemli bir tanık olduğunu ve olayı gören ilk kişinin olması nedeniyle sorularını değiştirerek sormaya devam etti. Sanık avukatlarından Yusuf Koçyiğit’in olayın bir sabotaj olma ihtimali yönünde sorular sorması üzerine sanık ve müşteki avukatları karşılıklı atışmaya başladı, mahkeme başkanı duruma müdahale etti. Müşteki avukatlarından Selçuk Kozağaçlı ise tanık Fehmi Dinç’e duyduğu patlama sesinin eski üretim alanının çökmesi veya oturması şeklinde mi yoksa bir dinamit atımı şeklinde mi ses çıkardığını sordu. Bunun üzerine Fehmi Dinç şu yanıtı verdi: “Başkaları o sesi duymamış olabilir ama ben patlama sesi duydum. İki kez ardı ardına patlama oldu. Dinamit patlaması gibi veya bir yerin çökmesi gibi değil gaz sıkışması sonrası olan bir patlama sesi gibiydi.” Mahkeme heyeti Fehmi Dinç’in ifadesinin tamamlanmasının ardından mahkemenin sabah oturumuna ara vererek davayı 14.10’a erteledi.
İlginizi Çekebilir